DEVAM: 17- İSTİNCA
BABI
59 - (264) وحدثنا
زهير بن حرب
وابن نمير.
قالا: حدثنا
سفيان بن
عيينة. ح قال:
وحدثنا يحيى
بن يحيى (واللفظ
له) قال: قلت
لسفيان بن
عيينة: سمعت
الزهري يذكر
عن عطاء بن
يزيد الليثي،
عن أبي أيوب؛
أن النبي صلى
الله عليه وسلم
قال: "إذا
أتيتم الغائط
فلا تستقبلوا
القبلة ولا تستدبروها،
ببول ولا
غائط. ولكن
شرقوا أو غربوا".قال
[أبو أيوب:
فقدمنا الشام.
فوجدنا
مراحيض قد
بنيت قبل
القبلة.
فننحرف عنها
ونستغفر الله؟
قال: نعم.
[:-608-:] Bize Zuheyr b. Harb ve İbn Numeyr de tahdis edip dediler
ki: Bize Süfyan b. Uyeyne tahdis etti (H) dedi ki: Bize Yahya b. Yahya -ki
lafız onundur- da tahdis edip dedi ki: Süfyan b. Uyeyne'ye dedim ki: Ben
Zühri'yi, Ata b. Yezid Leysi' den şunu zikrederken dinledim: Onun Ebu Eyyub'dan rivayet ettiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) şöyle buyurdu:
"İhtiyacınızı
görmek için gittiğinizde küçük ya da büyük abdest bozarken kıbleye yüzünüzü de,
arkanızı da çevirmeyin fakat doğuya ya da batıya (çevirin)."
Ebu Eyyub dedi ki: Sonra
Şam'a geldik. Orada kıble tarafına doğru bina edilmiş heıaıar bulduk. Onlardan
bir miktar (kıbleden) başka tarafa dönüyor ve Allah'tan mağfiret diliyorduk.
(Bu hadis öyle midir, dedim). O: Evet, dedi.
Diğer tahric: Buhari,
144,394 -uzunca-; Ebu Davud, 9 -uzunca-; Tırmizi, 8 -uzunca-; Nesai, 21, 22;
İbn Mace, 318 -buna yakın-; Tuhfetu'l-Eşraf, 3478
NEVEVİ ŞERHİ: '~ma doğuya ya da batıya dönün. " İlim adamları der ki:
Bu (3/157) Medineliler ile onlar gibi doğuya ya da batıya döndüğü vakit önünü
de, arkasını da kıbleye dönmüş olmayan onların durumundakilere bir hitaptır.
"
... Heıaıar bulduk." Merahid (heıaıar) lafzının tekili
"mirhad"dır. Bu da insanın ihtiyacını görmek için yahut abdest bozmak
için yapılmış odacık demektir.
"Kıbleden
başka tarafa dönüyorduk." Yani gücümüz yettiği kadarıyla başka tarafa
yönelerek kıbleye dönmekten uzak durmaya dikkat ederdik.
"Evet,
dedi." Bu baş tarafta: Süfyan b. Uyeyne'ye dedim ki: ez-Zühri'yi Ata'dan
şunu zikrederken dinledim, şeklindeki sorusunun cevabıdır.
DAVUDOĞLU AÇIKLAMA: Bu hadisi Buhari
«Kitabu'-vudu» ve «Kitabu's-Salat» da tahric ettiği gibi Ebu Davud, Tirmizi,
Nesaî ve İbni Mace dahi «Kitabu'l vudu» da tahric etmişlerdir.
Görülüyorki
Hz. Ebu. Eyyub (R.A.) hadisi rivayet ettikten sonra Şam'a gittiklerini orada
helaların kıbleye doğru yapıldığını görünce kıbleden dönerek keza-i hacete
oturduklarını ve Allah'a istiğfar ettiklerini bildirmiştir, ki Ebu Hanife ile
bir rivayette Ahmed b. Hanbel'in mezhebleri de budur. Mes'elenin tafsilatı az
263. Hadis'in izahın geçti.
Şam:
Kelimesinin esas itibari ile Şam olduğunu oraya ilk varan Nuh (A.A.)'ın oğlu
Sam olduğu için şehire bu isim verildiğini; Arapların Sin'i Şın'a tebdil ederek
kelimeyi Şam diye telaffuz ettiklerini söyleyenler vardır.
Hz.
Ebu Eyyub (R.A.)'ın «istiğfarı» bazılarına göre helaları kıbleye karşı yapanlar
içindir. Çünkü günahkarlar için istiğfarda bulunmak sünnettir. Bazıları bu
istiğfarın kıbleye karşı oldukları için yapıldığını söylerler. Fakat hadisin
zahirî manasına göre mezkur istiğfarı yapanlar başkaları için değil kendi
nefisleri için yapmışlardır. Abdest bozmak günah olmadığı halde buradaki
istiğfara neden luzüm görülmüştür? Sualine şöyle cevap verilmiştir:
Ehl-i
Takva olanların adeti budur. Onlar günaha girmekten korunmak için kendilerini
daima kusurlu görerek istiğfarda bulunmuşlardır.
Ulemanın
beyanına göre.; abdest bozarken doğu veya batıya dönme emri Medine'lilerle
Medine hizasında bulunupta doğuya veya batıya döndüğü zaman Kabe karşısına veya
arkasına gelmeyenler hakkındadır. Binaenaleyh dünyanın sair memleketlerinde
yaşıyanlar bu emre göre hareketle abdest bozarken Kabenin Ön veya arka
taraflarında kalmamasına dikkat edeceklerdir. Hadisten murad budur. Şu Halde
Kabenin şarkında veya garbında yaşayanlar cenube veya şimale döneceklerdir.
Bu
husustaki mezhebler bundan Önceki rivayette görüldüyse de Aynî onlardan başka
üç mezheb daha zikretmektedir. Şöyle ki:
1-
İmam Ebu Yusuf 'tan rivayete göre yalnız evlerde Kabeye arkasını dönerek bozmak
caizdir.
2-
Gerek Kabeye gerekse Kudüsteki Beyt-i
makdise Önünü veya arkasını dönerek kaza-i hacet etmek mutlak
surette haramdır. İbni Sirin ile
İbrahim Nehai'nin buna kail oldukları
söylenir.
3-
Kabeye önünü veya arkasını dönerek abdest bozmak yalnız Medine'lilerle Medine
hizasında yaşıyanlara haramdır. Kabenin şarkında veya garbında yaşıyanlara
haram değildir. Ebu Avane'nîn kavli budur.
Hadis-i
Şerif Kaza-i Hacet Meselesinden Maada Şu Hükümleri de İhtiva Eder.
1-
Kıbleye ikram ve ta'zimde bulunmak müslümanın daimi vazifesidir.
2-
İslam adap ve terbiyesini her hal-ü karda muhafaza gerekir.
Kaza-i
hacet esasında avret mahallini güzelce örtmek, konuşmamak, sol elle
taharetlenmemek, istincadan sonra eli toprak veya sabunla yıkamak.
Suya
bevl etmemek, yüzüğünde ismullah yazılı ise helaya girmezden Önce onu çıkarmak,
Aya ve Güneşe karşı keza ayakta ve halkın geçtiği yollara, gölgesinde oturulan
ağaç altına, meyvalı ağacın altına ve dere kenarlarına abdest bozmamak
adaptandır.